PLÜTONİK 2014, DÖNÜŞÜM YILI! (1)

PLÜTONİK 2014, DÖNÜŞÜM YILI (1)

Yeni dünya düzeni

YÜKSEK OKTAVLI bir yıl olacak belli ki 2014. Hararetli, hareketli, tempolu bir yıl olacak. Tarihin, tarihçilerin altını çizeceği bir yıl olacak! Son zamanda her şeyin ne kadar da hızlandığını hissetmeye başlamıştık. Bu durum 2014’te de devam edecek… Tekamül çarkı daha da hızlı dönecek ve bizler daha hızlı tekamül edeceğiz… Kolay olmayacak belki, ama bizleri hızlı biçimde yukarı çekecek… Bunun işaretlerini yılın ilk günlerinden itibaren almaya başlıyoruz. Yeni yıla girerken Ay Oğlak burcunda kapanıyor ve sanki eski dünya düzeninin bitişini haber veriyor. Yeni yılın ilk gününde Oğlak burcunda Plüton ile dizilimde oluşacak Plütonik yeniay, “yeni dünya düzeni”ni müjdeler gibi sanki! Bu yeniay, her alanda yeni düzenlemelere, yapılandırmalara dikkat çekiyor; özellikle de bankacılık sistemi, iş dünyası ve ekonomiyle ilgili yeni gelişmeler, düzenlemeler dönemine giriş yapmakta olduğumuzu gösteriyor. Yeniayın nasıl bir enerjiye sahip olduğunu, beraberinde neler getireceğini anlamak için, yeniaydan sonra Ay’ın önündeki ilk açıya bakılır. Yeniay sonrasında Ay ilk olarak Plüton ile kavuşacak. Bu kavuşum, yeni düzenlerin ve düzenlemelerin, yeniden yapılandırma yolunda büyük dönüşümlerden geçileceğinin habercisi adeta! 2014 yılına Plüton damga vuracağından, ben yılı “PLÜTONİK 2014” olarak tanımlıyorum. 2014 DÖNÜŞÜM YILI olacak!

Yeni yıla giriş anına yönelik astroloji haritasının yorumu için aşağıdaki linki ziyaret edebilirsiniz.

http://www.astrolojitelevizyonu.com/2014te-turkiye-ve-dunya-seminerinden-ozet-goruntuler-oner-doser

İlişkiler açısından çok önemli bir yıl!

İlişkiler açısından önemli bir yıla adım atıyoruz. Bunun astrolojik olarak sebepleri şunlar: 1) Oğlak burcunda Venüs gerilemesi ve Venüs’ün açıları 2) Terazi burcunda Mars gerilemesi ve Mars’ın açıları 3) Koç-Terazi burçlarında (İlişkiler ekseni) hareket edecek olan Ay Düğümleri.

İkili ilişkiler gezegeni Venüs’ün 21 Aralık 2013 tarihinde başlayacak olan gerilemesi 31 Ocak 2014 tarihine kadar sürüyor. Ayrıca bu zaman aralığında Venüs’ün Mars, Jüpiter, Uranüs ve Plüton ile stresli açı formu oluşturacağı (bazı günlerde Güneş de bu açı formuna katılacak) Ocak ayı ilişkilerde tansiyonun yüksek olacağını gösteriyor. En riskli tarihler: 7, 8, 15, 16, 22, 23, 28, 29 Ocak tarihleri. Şubat ayında da henüz riskler mevcut. En riskli tarihler: 4, 11, 14, 18, 19, 25, 26 Şubat tarihleri. Bu tarihler civarında, sağlam temele dayanmayan ilişkilerin çökmesi riski hayli fazla!

Venüs gerilemesi dönemleri ilişkilerde gerileme ve zorlanma dönemleri olarak görülebilir. Ama aynı zamanda biraz geri çekilip ilişkilere daha dışarıdan bakma şansı da verir. Yani bu dönemde ilişkilere yönelik pozitif veya negatif kararlar almak yerine, durumu yeniden değerlendirmek için ideal zamanlardır aslında. İlişkimizde kendi söylem ve tavırlarımızı, karşımızdaki kişilere nasıl davrandığımızı, ilişkiden gerçekte ne beklediğimizi, hem kendimizin hem de karşımızdaki kişilerin bu konudaki motivasyonlarını gözden geçirme zamanlarıdır. Böyle hassas bir dönemde kalıcı kararlar alınmaması bu yüzden önerilir. Bu yüzden evlilik adımı atılması için uygun görülmemiştir. Ayrıca estetik değişiklikler, artistik ve sanatsal konularda yapılacak girişimler, dekorasyon değişiklikleri gibi Venüs doğasında temalarda da, bu gezegenin geri hareketiyle gerilemeler, zorlanmalar görülebilir.

Venüs gerileme dönemlerini geri çekilip ilişkilerimize dışarıdan bakmak, değerlendirme yapmak için değerlendirebiliriz. Bunu sadece aşk ilişkisi olarak değil, insan ilişkileri olarak genelleştirebiliriz. Oğlak burcunda gerileyen Venüs’ü olumlu kullanabilir, ilişkilerimizi, ilişkide sorumluluklarımızı ne denli doğru ve dengeli biçimde yerine getirdiğimizi akılcı ve rasyonel bir şekilde gözden geçirebiliriz. İlişkimizin nasıl gittiği üzerine partnerimizi karşımıza alıp konuşabilir, mantıklı saptamalar yapıp, bunları düzeltmek üzerine konuşabiliriz. Oğlak burcunda gerileyen Venüs, ilişkilerimize gerçekçi bir şekilde bakmamız, ilişkilerimizde gereken sorumlulukları almamız yönünde bizi bir nevi “yeniden değerlendirme” yapmaya çekiyor adeta. Oğlak burcu düzen kurmak ya da kurulu düzenlerle ilgilidir ve Venüs Oğlak burcunda gerilerken yapılabilecek en ideal şeylerden biri ilişkinin kendi içindeki tutarlılığını, güvenirliliğini, düzenini ve dışarıdan nasıl gözüktüğünü gözden geçirmek olabilir. Tabii bu konuları karşımızdakilerle konuşurken yanlış anlaşılmamak adına sözlerimize dikkat etmemizde fayda var.

Venüs’ün 21 Aralık-31 Ocak tarihleri arasında Oğlak burcundaki gerilemesiyle ilgili riskler ve önerileri maddeler halinde sıralarsak:

İLİŞKİLERDE RİSKLER

Tutuculuğun zararlı sonuçları
Zamanlama sorunu
Gerçekçi ve pratik olmakta zorlanma
Çevreden onay ve destek almakta zorlanma
Sadakat ve güven sorunu
Soğuk ve mesafeli davranma eğilimi, sınırlayıcılık, kuralcılık
Keyif alamama, duyguları göz ardı etme, sevgiyi ifade edememe
İlişkiyi organize edememe, plansızlık, dağılma
Eleştirellik, beğenmezlik

İLİŞKİLERDE ÖNERİLER

Sorumluluk almak ve ilişkiyi disipline etmek gerekiyor
Fantezilere kaçma zamanı değil, ayakları yere basmalı
Toplumdan, çevreden onay alma kompleksinden sıyrılmak gerekiyor
Fazla kuralcı davranıp birbirini sıkmamalı
Karşılıklı güven tazelemeli, gereksiz kıskançlıktan uzak durmalı
Birlikte daha fazla vakit geçirmeli, yakınlaşmalı
Müşterek keyif alanlarına ağırlık verilmeli
Zorlanmalar var, ama bir taraftan da ilişki olgunlaşıyor, bunu da görmeli

İlişkilerde dengesizlik riski

Astrolojide ikili ilişkiler konusu Terazi burcuna atfedilmiştir. Aksiyon ve agresyon gezegeni Mars’ın bu burçta uzun zaman hareket edecek olması, ikili ilişkilerde dengesizliklere, yanlış yerde yanlış zamanda çıkış yapma riskine işaret ediyor. Bu süreçte aşırı saldırganlık, çevredeki her şeyi kontrol altına alma arzusunu, benmerkezcilik, gözü karalık ve düşüncesizce atılganlık ön plana çıkabilir. 1 Mart’ta başlayacak ve 20 Mayıs’ta tamamlanacak gerilemesi sürecinde Mars gergin açı kombinasyonları içerisinde yer alacak. İşte bu yüzden yukarıda saydığımız olumsuz yönlerini yansıtacak.

Mars gerilemesi ve gergin açılarının olduğu yılın ilk yarısında aceleci, sabırsız davranışlardan, gereksiz zorlamalardan ya da yanlış yönlendirmelerden doğan agresyon artabilir. Sakarlıklara, kazalara daha açık olabiliriz. Dengesiz kararlar verebilir ya da isteklerimizin ne olduğunu tam olarak anlamakta zorlanabiliriz. Bu bağlamda 1 Mart-20 Mayıs arasındaki zaman diliminde özellikle şu tarihlerde dikkatli olmalıyız: 6, 7, 8, 14, 15, 20, 21, 22, 23, 27 Nisan; 3, 4, 11, 18 Mayıs. Önemli ameliyat ve cerrahi girişimleri de bu döneme denk getirmemek daha isabetli olabilir. Böyle bir mecburiyet varsa, uygun bir gün seçilmesi için astrolojik gündem takip edilebilir ve en azından Ay’ın zorlu açıları olmayan günler tercih edilebilir.

Bu dönemde aşırı hırslardan uzak kalmakta ve bağışlayıcı olmakta fayda var. Başkalarına yönelttiğimiz agresyon bize aynen geri yansıyabilir! İntikam alma konusunda da böyle. Kavga, dövüş, rekabet, dava başlatmak için pek de ideal bir dönemde değiliz. Atak olmaktansa, savunmada olmak çok daha iyi fikir olabilir. Mesela, bir boşanma davası başlatmak istiyorsak ya da benzeri bir mücadeleye, rekabete girmek istiyorsak, başlatan taraf biz olmamalıyız. Çünkü inisiyatif alan, girişim yapan daima kaybeder Mars gerilemesi varken. Klasik astrologlara göre “Mars gerilerken kılıçları kınında tutmak iyi fikirdir”. Dövüş başlatma ya da intikam alma zamanı değildir!

15 Nisan’daki ay tutulması civarında Mars’ın kışkırtıcı etkisi iş başında olacak. Sakınmamızda fayda var. Harekete geçmeden önce iyi düşünmeli, doğru ve hakkaniyetli davranmalı, bütünlüğümüzü korumalıyız. Bu süreçte “Başkalarının sana nasıl davranmasını istiyorsan, sen de başkalarına öyle davran” felsefesini örnek alabiliriz. Bu tam bir “Geri çekil ve projeni gözden geçir!” zamanı. Mart, Nisan aylarında ve 19 Mayıs’a kadarki süreçte riskli girişimlerde bulunmak yerine projemizi ya da ortaya koymak istediğimiz şeyleri üzerinde biraz daha uğraşarak daha iyi hale getirebiliriz ve böylelikle ilerleyen dönemde daha kalıcı bir başarıya uzanabiliriz. Planlarda değiştirmemiz gereken şeyler olabilir. Esnek ve alternatiflere açık olmalı, akıcı ilerlemeyen işlerin ya da aksayan olayların direkt üzerine gitmek yerine, etrafından dolaşmak veya başka türlü yapmak gerekiyor olabilir.

Mars’ın 1 Mart-19 Mayıs tarihleri arasında Terazi burcundaki gerilemesiyle ilgili riskler ve önerileri maddeler halinde sıralarsak:

RİSKLER

İnisiyatif almakta zorlanma
Olaylar pürüzlü akmaya başladıkça irrite olmanın artması
Girişilen işleri tekrarlama gerekliliği, ilerleyememe
Öfkeyle başa çıkmakta zorlanma
Mekanik aletlerde, makinelerde sorunlar
Politik manevralar, tuzaklar
Açık düşmanlıklar, mütecaviz tavırlarda artış
Bel, böbrekler, yumurtalıklar, pelvis, mesane, bel ağrıları gibi sorunlar

ÖNERİLER

İnisiyatif almak zor olacağı için, geri çekilip gücünü toparlamalı
İlk başlatan kaybeder! Bırak karşı taraf atak yapsın!
Hukuksal davalara veya herhangi bir davaya girişmemeye çalışmalı
Yeni ve iddialı projeleri aktif etmek için biraz beklemeli
Öfkeyi bastırmak yerine, dengeli bir biçimde dışa vurmanın yollarını aramalı
Ne kadar eşitlikçi ve adaletli davrandığını gözden geçirmeli
Çok elzem değilse mekanik aletler, ofis makineleri alımı ertelenebilir
Önemli ve büyük ameliyatlardan kaçınmalı
Bel, böbrekler, yumurtalıklar, pelvis, mesane, bel ağrıları gibi gözden geçirmeli

Kadersel Ay Düğümleri’nden mesaj var!

18 Şubat 2014 tarihinde Kuzey Ay Düğümü Terazi burcuna, Güney Ay Düğümü Koç burcuna geçiyor. Ay Düğümleri bu burçlarda 11 Kasım 2015 tarihine kadar kalacaklar. Bu yerleşimler, özel ilişkilerimizin bu dönemde kadersel önem taşıdığını göstermekte. Ay Düğümleri’nin 2014’ü de kapsayan bu dönem için bize mesajı şöyle:

İşbirliği yapmayı ve paylaşmayı, diplomasi ve uzlaşma yaratmayı, huzuru ve dengeyi sağlamayı, eşitlik ve adalet duygunuzu geliştirmeyi öğrenmelisiniz.
Durumu başkalarının gözünden de değerlendirebilmeli, olaylara iki farklı tarafından da bakabilmelisiniz.
Başkalarını desteklemeyi, onları motive ederek harekete geçirmeyi başarmanız gerekiyor. Başkalarına yardımcı olmakla, onları sevgiyle beslemekle, aslında kendimize yardımcı olduğunuzu bilmelisiniz.
Egoizmden uzak kalmalı, tevazu içerisinde olmalı, önceliği karşınızdakine hiçbir karşılık beklemeden verebilmelisiniz.
Yeri geldiğinde başkalarını mutlu etmek için, kendi arzularınızdan fedakarlık etmek gerektiğini unutmamalısınız.
Barışçıl yollara yönelmeli, savunmacı davranışlardan ve rekabeti başkalarıyla yaşamaktan kaçınmalı, yalnızca kendinizle rekabet etmenin sizi geliştireceğini anlamalısınız.
Aceleci girişim ve tavırlar sergilemekten, dengesiz ve huzursuz görüntü vermekten kaçınmalısınız. Başkalarından yardım ve tavsiye almaktan gocunmamalısınız.
Sevecen ve cömert bir ruh hali geliştirmeli, başkalarının ihtiyaçlarına yönelmelisiniz.
Başkalarının kaba yönlerini görmekten ziyade, sevecen ve iyicil yönlerine odaklanabilmelisiniz.