Arınma ve Şifalanma Zamanı!
Daha önceki yazılarımda sıkça değindiğim gibi, Mars-Jüpiter kavuşumunun Uranüs-Plüton T-karesini tetikleyeceği 13 Temmuz sonrasındaki yaklaşık bir aylık süreçte oluşacak stresli etkilerin yanı sıra, su elementi burçlarda oluşacak Büyük Üçgen açı kalıbının olumlu, arınma ve ruhsal şifalanma şansı getiren etkileri de devrede olacak.
Jüpiter-Satürn-Kiron-Neptün arasında oluşacak Büyük Üçgen açı kalıbı 9-27 Temmuz 2013 tarihleri arasında en etkin sürecinde olacak ve büyük ruhsal gelişimler bu süreçte iyice belirginleşecek. Su elementi burçlarda oluşan Büyük üçgen açı kalıbı, zorlu testlerden geçtiğimiz bu süreçte, dışarıda olan bitenden biraz olsun sıyrılıp içe dönme, kendini ve hayat misyonunu gözden geçirme, manevi (Neptün) ve dünyevi (Satürn) anlamda arınma, ruhsal olarak şifalanma (Kiron) ve iyileşme (Jüpiter) şansımızın olduğunu gösteriyor!
Büyük Üçgen’in en güzel taraflarından biri ruhsal anlamda (Neptün) ve dünyevi anlamda olgunlaştırıcı (Satürn) olmasıdır. Sanki ruhun derslerini (Satürn) öğrenmekte zorlanmayacağı (Jüpiter) bir dönemde olması gibi…
Özgürleşip (Jüpiter) sınırları (Satürn) rahatlıkla aşabileceğimiz (Neptün), bariyerleri (Satürn) aşmamıza (aşmamıza) yardım eden (Jüpiter) bir döneme girdik. Bu özgürleşme (Jüpiter) ve aşkınlık (Neptün) yolunda kontrolümüzü (Satürn) kaybetmekten her zamanki gibi korkmayacağız (Satürn). Gönüllü olur ve yaşadığımız olaylara daha geniş açıdan bakabilirsek (Jüpiter), deneyimlerimiz sayesinde (Satürn) ruhsal farkındalığımız çok artacak (Neptün). Bu sayede, daha önce fark etmediğimiz yaralarımızı (Kiron) adeta bir içsel doktor gibi (Kiron) fark edip, şifalandırma şansımız da olacak (Kiron).
Kader bizi bağlantısızlık (Neptün) derslerini (Satürn) öğrenmemiz için kontrolü elden bırakabilmemiz konusunda rahat bırakacak, yolumuzu açacak (Jüpiter). Hayalini kurduğumuz şeylerin (Neptün) sorumluluğunu (Satürn) kolaylıkla taşıyabileceğiz (Jüpiter). Su elementindeki Büyük Üçgen açı formu bizim ruhsal dünyaya ve ideallere (Neptün) form verme (Satürn) konusunda destekçimiz (Jüpiter) olacak.
Bu hafta sonunda kesinleşecek Satürn-Neptün arasındaki üçgen açı, hayalimizde olanın (Neptün) zuhura gelmesi (Satürn) ideallerimizin (Neptün) şekil kazanması (Satürn) imkanı sunar. Neptün kolektif bilinçdışını ve Satürn de idealize edilenin somutlaştırılması, maddeleştirilmesini ifade eder. Neptün imge dünyasının göstergesidir ve Satürn de gerçeklik algısını temsil eder. Bu ikisinin uyumlu açılarında imgelediğimiz şeyleri (Neptün) gerçeğe dönüştürebilme (Satürn) potansiyelimiz çok artar. Jüpiter’in de bu ikiliye destek vermesiyle, vizyonumuzu (Jüpiter) gerçek kılmak için (Satürn) hayatımızın belli alanlarında fedakarlıklar gösterip (Neptün) gereksiz olanı devreden çıkarmamız (Satürn), basitleşmemiz ve sadeleşmemiz (Neptün) kolaylaşır (Jüpiter).
Jüpiter-Satürn-Neptün arasındaki bu uyumlu açı aynı zamanda, başkalarına benliksiz (Neptün) disiplinli hizmet (Satürn) sunabilmekle, uygulamacı (Satürn) bir idealist (Jüpiter-Neptün) olabilmekle alakalıdır. Su elementindeki bu Büyük Üçgen bize, somut dünyada ideali gerçek kılma, dünyevi ve maddeci yanımızı, idealist ve manevi yanımızla uyumlu bir şekilde birleştirebilme şansı getirmekte. Jüpiter-Satürn-Neptün arasındaki uyumlu açılarda, ideallerimizi gerçeğe çevirebiliriz; çünkü realiteleri fark ederiz, limitlerimizi biliriz ve onlar bizi rahatsız etmez. Neyin imkan dahilinde olup, neyin olmadığını bilmek için iç görümüz ve sabrımız vardır. Alçak gönüllü olmayı ve realiteleri dengelemeyi becerebiliriz. Bu olumlu açı ruhsal kapasitemizi ve inançlarımızı, dengeli ve yapıcı kullanmamıza da yardımcı olacak.
Önümüzdeki yakın süreçte Kiron, (İçsel şifacı) ve Neptün (Ruhsal öğretmen) Balık burcunda birlikte hareketlerine devam ediyor olacaklar. Bu ikisinin de geri harekette olması, içe dönme, yaşadıklarını içselleştirme, akışa bırakma, teslimiyet ve bu sayede şifalanma (Kiron-Neptün Balık’ta) zamanlarında olduğumuz gösteriyor.
Oğlak burcunda hareket etmekte olan Büyük Dönüştürücü Plüton’un, Balık burcundaki Kiron ile altmış derecelik uyumlu açısı, ruhsal anlamda dönüşümümüzü gerçekleştirme imkanı sunuyor. Akrep burcunda hareket eden Satürn’ün (Göksel öğretmen) Balık burcundaki Kiron (İçsel şifacı) ile altmış derecelik uyumlu açıya ilerliyor olması, ruhsal yaralanmaları şifalandırma şansı yaratıyor ve bizim büyük dönüşümümüze destek veriyor.
Her biri öğretmen-rehber işlevi gören Jüpiter, Satürn, Kiron ve Neptün’ün, tam da bu zorlu dönemde, su elementi burçlarından oluşturacağı açı formu, stresleri yumuşatan, içsel dinginliğe yönelten, ruhsal doyuma ulaşma fırsatları sunan bir işlev görüyor. "Mistik Üçgen" olarak da isimlendirebileceğimiz bu açı formu, ruhsal anlamda çok önemli açılımlara sebep ve kaynak olacak ortam oluşturuyor. Bu fırsatı değerlendirip, biraz da içimize dönerek, kendimize vakit ayırarak, daha evvelce farkına varamadığımız nüansları hissetmeye, algılamaya başlayabiliriz. Su elementindeki bu geometrik açı formu, bizi yaralayan, sınırlayan, çözülme yaratan şeylerin neler olduğunu fark etme, kendimizi iyileştirme ve şifalandırma fırsatı sunuyor.
Kısacası, gökyüzündeki gezegenlerin su elementi (ruhsallık, maneviyat, ilahi temalar, sezgiler, ilham) burçlardan oluşturdukları bu Mistik Üçgen açı formu, Ramazan ayının da ruhuna uygun olarak, manevi anlamda doyurucu, bereketli günlerde olduğumuzu gösteriyor. Ne diyelim, RUHUMUZA BEREKET!
Sevgi, umut ve ışıkla!
Öner DÖŞER
9 Temmuz 2013, Salı
ASTROLOJİ OKULU, Caddebostan
Bu köşe yazısının bir bölümü “Maksimum: Hazır mısınız?” kitabımdan alıntıdır.