6 Mart haftası ŞİFA DOLUNAYI
26 Şubat tarihinde gerçekleşen Balık burcundaki yeniayın (aynı zamanda Güneş tutulması) sonuçlarının-getirilerinin ortaya çıkacağı bir haftaya giriyoruz. Zira dolunaylar bir nevi “ortaya çıkış” ya da “sonuç alma” zamanlarıdır. 26 Şubat tarihinden bu yana attığımız adımların sonuçlarına dair geri bildirimler alabiliriz bu hafta sonuna doğru ve bir sonraki hafta başında…
Başak burcunda dolunaylar “şifa” alanında çalışanlar açısından bulunmaz güzle bir fırsat da sunar. Balık manevi olan yardım ev hizmetle, ruhsal şifalanmayla, Başak maddi-bedensel-pratik hizmet ve fiziksel şifalanmayla alakalıdır. Dolunay esnasında Güneş Balık burcunda, Ay Başak burcunda olacak.
Dolunay Kiron ile dizilimde gerçekleşiyor (17.53). Duygusal anlamda yaralandığımız temalarda başkalarına yardım edebilir, onların şifalanmasına vesile olabiliriz. Şifa alanında çalışan kişilere duyurulur: bu tam bir ŞİFA DOLUNAYI…
Aşağıda dolunay haritasını görmektesiniz.
Haritada gezegenlerin 7. ve 8. evlere denk düştüğünü görüyoruz. Dolayısı ile bu dolunay ikili ilişkilerle, diğer ülkelerle ilişkilerimizle bağlantılı gözüküyor. Haritanın 2. ve 8. evlerine denk düşen karşıtlıklar, ekonomik alanda huzursuzluk işaretçisi. Bankalar, geri ödemeler, borçlarla ilişkili alanlarda bazı zorlanmalar dolunayın etkisinin devam edeceği iki hafta boyunca (12-28 Mart arası) gündemimizde önemli yer tutacak anlaşılan.
Dolunayın Satürn ile oluşturduğu dik açı, Kiron’u da işin içerisine dahil edince, parasal konularla ilgili sıkışıklıkları daha da belirginleştiriyor. Satürn’ün Galaktik Merkez derecesinde dolaştığı ay genelinde ekonomik alanda ciddi stresler beklenebilir.
Dolunay haritasını Türkiye astroloji haritası üzerinde değerlendirdiğimizde, haritamızın 10/4 ekseninin baskı altında olduğunu görüyoruz. Muhalefetin Hükümete karşı sesini yükselteceği bir sürece giriyoruz. Aşağıda Türkiye haritası üzerine yansıtılmış dolunay haritasını görmektesiniz.
Dolunay haritasının Ay derecesinin ülkemiz haritasının Dip Noktasına yakın olması, iç olaylara, kendi içimizdeki durumlara işaret eder. İç güvenlik konularının önemsenmesi gereken bir süreçte olduğumuzu zaten biliyoruz. 28 Mart tarihinde 7 derece Koç burcunda gerçekleşecek yeniay sonrasında bu durum daha da vurgu kazanacak ve ben de bu konuda uyarıcı bir yazı hazırlayacağım. Şimdiden 28 Mart-12 Nisan tarihleri arasında dikkat çekmek istiyorum. Çok özen göstermemiz, sağduyulu ve kaynaş olmamız gereken zamanlar olacak…
Güçlü ve etkili kişilerden destek
Balık burcunda birlikte ilerleyen Güneş ve Merkür, hafta başından itibaren Plüton ile uyumlu açılarını etkinleştiriyor. Güçlü ve etkili pozisyonda bulunan kişilerden destek almak adına güzel bir haftadayız. Konuşmalar, toplantılar, yazışmalar yapmak, talepte bulunmak açısından Salı, Perşembe ve Cuma günlerini kullanmamız daha isabetli olur.
Güneş’in Plüton ile uyumlu açısı olduğu dönemde kendini göstermek, tanıtmak, dikkat toplamak açısından fırsatlar vardır her zaman…
İfade ve iletişimde kısıtlanma
İletişim gezegeni Merkür’ün Satürn ile dik açısı hafta sonuna girişten itibaren etkinleşiyor ve Pazar günü kesinleşiyor. Yani hafta sonunda kendimizi yeterince iyi ifade edemeyebiliriz. Derdimizi gerektiğince anlatmakta zorlanabiliriz. Önemli konuşmaları, fikir ve görüş alışverişlerini, anlaşmaları hafta içi günlerde yapmamız daha isabetli olabilir. Veya bir sonraki hafta başına bırakabiliriz. Başkalarının fikir ve görüşlerine yönelik kısıtlayıcı yönde de çalışabilir bu açının enerjisi. Başkalarına karşı esnek ve toleranslı olursak, zorlanmadan geçiştirebiliriz.
Huzurumuz bozulmasın!
Hareket gezegeni Mars 10 Mart Cuma sabaha karşı Boğa burcuna geçiyor (03:33). Mars hareket ve hız ister, buna mukabil Boğa burcu ağırdan alma, hızlı hareket etmekten ve kararlar almaktan uzak kalma eğilimindedir. Olaylara hızlı tepki vermeye yatkınlığını da kaybeder. Böylelikle aksiyonlar yavaşlar, ağırlaşır.
Mars’ın Boğa burcunda hareket edeceği önümüzdeki bir müddet boyunca yürüyüş ve hareketi azaltabiliriz. Mars’ın Boğa burcundaki en büyük problemlerinden biri üşengeçlik ya da gevşeklik diyebiliriz.
Boğa burcunun temel motivasyonu huzurlu ve güvenceli bir ortam yaratmaktır. Mars ile tam tersi mizaçtadır; huzur ve güvenceye yönelik bir gezegen olmadığı gibi, sürekli eylem, hareket yaratmaya motivasyonludur. Mars’ın Boğa burcunda olduğu dönemlerde huzur aradığımız ortamlarda huzursuzlukla karşılaşabiliriz. Mars’ın, önümüzdeki yaklaşık iki ay boyunca Türkiye astroloji haritasında Akrep burcunda bulunan gezegenlerin karşısından geçecek olması, bizi huzursuzluğa çekmek isteyen bir takım odakların harekete geçeceğini gösteriyor olabilir. Farkında olalım!
Astroloji, zaman ve bilinç
Önümüzdeki hafta sonunda yapılacak 17. Uluslararası Balkan Astroloji Konferanslarında konuşma ve atölye çalışmaları yapmak üzere Belgrad’a gidiyorum. Dünyanın çeşitli ülkelerinden tanınmış astrologların konuşmacı olarak katıldığı konferanslar üç gün sürecek.
Etkinlik kapsamında 10 Mart Cuma günü Johannes Kepler Astroloji Enstitüsünde 11:00-16:00 saatleri arasında astroloji öğrencilerine yönelik atölye çalışması yapacağım ve “Profeksiyon” tekniğini öğreteceğim. 11 Mart Cuma günü 18:10-19:20 saatleri arasında yapacağım konferans konuşmamın konu başlığı “Liderler zamanı1”. 12 Mart Pazar günü 16:00-17:10 saatleri arasında yapacağım son konferans konuşmamın konu başlığı ise “Zaman yöneticileri” olacak. Konferans ve atölye çalışmaları hakkında bilgi için linki ziyaret edebilirsiniz. http://www.keplerunited.org/conference/13/astrology-time-consciousness.html
ÖNDER SOMER
Bu haftanın benim için özel bir önemi var. Babam bundan tam 80 yıl önce, 7 Mart 1937’de dünyaya gelmiş. Aramızdan erken yaşta ayrılan, Yeşilçam’ın unutulmaz aktörleri arasında yer alan Önder Somer (Döşer) 1997 yılında geçirdiği trafik kazası sonucu hayatını kaybetti. Nur içinde olsun! Doğum haritasını aşağıda görmektesiniz. Babaannemin söylediğine göre sabah saat 09:00’de dünyaya İstanbul'da dünyaya gelmiş. Şimdi sağ olsaydı tam 80 yaşında olacaktı. Ve eminim her zamanki gibi yaşına göre gayet fit, bakımlı, dinç bir görünüşü olacaktı…
İlginç bir hayat hikayesi vardır babamın. Sinemaya girişi de ilginçtir. Görücü usulüyle girdiği Yeşilçam'da 300 civarında film çeker. Gerçek adı Önder Döşer'dir. Gençlik yıllarında 1953'lerde Galatasaray Geçn Takımında, Vefa Sporda A ve B takımlarında futbol da oynuyordur. Ama o zaman Vefa takımı dediğinizde, Milli takıma 5-6 tane milli futbolcu verdiği dönemler. Bir yandan ticaretle de uğraşıyordur. 1958 yılında Atatürk Bulvarındaki mobilya mağazasına iki müşteri gelir. Mobilyalara bakıp pazarlıklar yaparlar. Daha sonraki günlerde bir tanıdığı telefon eder ve Aslan Film sahibi Çetin Karamanbey'in yeni film projesinde oynayıp oynayamayacağını sorar. Hem futbol, hem de ticaretle ilgilendiği için üçüncü bir uğraşıyı düşünmediğini söyler ve üzerinde durmaz. Anısına bir video hazırlamıştık geçtiğimiz yıl. Orada bir kısım bahsediyoruz bundan. İzlemek için tıklayabilirsiniz. https://www.youtube.com/watch?v=xomKnkVHCUI
"Caddebostan'da oturuyoruz o zaman. Bir gün Orhan Günşiray "Önder seni bir yere götüreceğim" dedi. Beyoğlu'nda Kulis'te buluştuk. "Yanımda para yok, bir şirketten para alacağım" dedi. Eski adliyenin arkasında üç katlı köhne bir ahşap binanın ikinci katına çıktık. Kapıda Aslan Film yazıyor. Beraber girdik içeri, baktım masada bana müşteri olarak gelen adamlardan biri oturuyor. Çetin Karamanbey imiş." Ben tabii Orhan'ın ne yapmak istediğini anladım. Çetin Karamanbey son derece olgun, çok iyi konuşan ve ikna yeteneği olan bir insan. Beni yarım saat içerisinde ikna ettiler, Orhan'la beraber. Ben oradan yanılmıyorsam 500 lira avans alarak çıktım. Harmandalı Efem diye bir film çektik. Başlangıç o…" (Artizler Kahvesi, Mesut Kara, Parantez Yayınları, Mart 1997, sayfa 18-19).
Bir zamanlar mobilya satışı yaptığı mağazasında, daha sonra çekilen bir fotoğrafına ulaştım geçen gün. Paylaşmak istedim.
Anısına bir video hazırlamıştık geçtiğimiz yıl. Orada bir kısım bahsediyoruz bundan. İzlemek için tıklayabilirsiniz. https://www.youtube.com/watch?v=xomKnkVHCUI
Haftanın günlere göre değerlendirmesine gelince…
Pazartesi gününe başlarken Ay İkizler burcunda hareket ediyor. Ay’ın Kiron-Satürn karesini tetikleyeceği sabah saatlerinde sıkıntı, engellenme, gecikme ve baskı yaratan durumlarla karşılaşabiliriz. Harekete geçmek ya da biraz olsun hızlı iş görmek açısından Ay-Mars altmışlığının etkili olduğu öğle saatlerine doğru harekete geçmemiz daha isabetli olur. 11:21’de boşluğa giren Ay, saat 15.54’te Yengeç burcuna geçiyor. Ailevi konular, ev ve gayrimenkul işleri, taşınma ve yer değişiklikleri açısından değerlendirebileceğimiz bir zaman dilimindeyiz. Duygusal anlayış ve sezgisellik yoğunluk kazanıyor. Sevdiklerimizle vakit geçirebilir, onlardan destek bulabiliriz.
Salı günü boyunca Ay Yengeç burcunda ilerliyor. Duygusal konuların, aile bağlarının, bir yere ait olma duygusunun vurgu kazandığı bir gündeyiz. Sabah saatlerinde etkili olan Ay-Neptün üçgeni, karşılıklı sevgi alışverişleri ve tolerans gösterebilme kabiliyetimizi arttırıyor. Bu açının ardından gelen ve öğle saatlerinde etkili olan Ay-Venüs karesine dikkat etmeliyiz. Alınganlıklara, kırgınlıklara açık saatlerdeyiz. Ay-Güneş üçgeninin etkili olduğu akşam saatleri ve sonrasında ise günün en rahat ilerleyeceğimiz zaman diliminde olacağız. Önemli iş ve girişimlerimiz açısından ikindi ve sonrasındaki zaman dilimini kullanabiliriz. Kadın erkek ilişkileri, iş ilişkileri ve ailevi ilişkiler açısından verimli bir zaman dilimindeyiz. Ay-Merkür üçgeninin etkili olduğu gece saatlerinde de yine her türlü iletişim, fikir ve bilgi alışverişi açısından rahat ilerleyebileceğimiz bir zaman diliminde olacağız. Değerlendirebiliriz.
Çarşamba gününün büyük çoğunluğunda Ay Yengeç burcunda ilerliyor. Ülkemiz, halkımız, değerlerimizi ilgilendiren temalar açısından hassas bir gündeyiz. Sabah erken saatlerde Ay’ın Jüpiter ve Uranüs karşıtlığını tetiklemesiyle gergin bir atmosfere uyanabiliriz. Ani parlamaya, abartılı çıkışlar yapmaya müsait olduğumuz bir zaman dilimindeyiz, dikkat! Ay’ın Mars’a doğru ilerlediği günün ilerleyen saatlerinde de benzer bir risk devam ediyor. Özellikle akşam saatlerinde sert tartışmalara, gergin ortamlara açık bir enerji akışı var, farkında olalım! Bu açının kesinleşmesinin ardından başka temel açısı kalmayan Ay boşluğa giriyor (17:59) ve iki saate yakın bir boşluk (kararsızlık, belirsizlik) zamanının ardından 19.45’te Aslan burcuna geçiyor. Netlik kazanmaya başlıyoruz. Gün boyunca etkili olan Merkür-Plüton altmışlığı, kendimizi daha güçlü ve baskın ifade etmemize destek verebilir. Ama ayarımızı iyi yapmalıyız, Ay’ın açıları hayli stresli zira…
Perşembe günü boyunca Ay Aslan burcunda ilerliyor. Güneş-Plüton altmışlığı kesinleşiyor. Ay-Venüs üçgeni günün genelinde etkili olacak. Dışa dönük ve kendine güvenli bir profil çizebilir, başkaları üzerinde müspet etki yaratabiliriz. Güçlü ve etkili pozisyonda bulunan kişilerden destek almak adına güzel bir gündeyiz. Konuşmalar, toplantılar, yazışmalar yapmak, talepte bulunmak açısından bugünü kullanmamız daha isabetli olur. Güneş’in Plüton ile uyumlu açısı olduğu dönemde kendini göstermek, tanıtmak, dikkat toplamak açısından fırsatlar vardır her zaman…
Cuma günü boyunca Aslan burcunda ilerleyen Ay’ın uyumlu açıları rahat ve destekleyici bir ortamda olacağımızı gösteriyor. Yeni bir şeylere girişim yapmak açısından uygun bir gündeyiz. Sabah erken saatlerden itibaren etkisini gösterecek Ay-Jüpiter altmışlığı, parasal konular, hukuksal konular, seyahatler, eğitimle ilgili konular açısından harika bir günde olduğumuzu gösteriyor. Bu açının ardından etkili olacak Ay-Uranüs üçgeni de güzel, farklı, değişik ve orijinal bir ortamda olmak ya da değişik şeyler yapmak açısından güzel bir fırsat sunuyor. Ay’ın Satürn ile uyumlu açıda olduğu akşam saatlerine kadar bilgi ve bilgelik dolu güzel bir enerji akışı var. Ne şanslıyım ki bu güzel fırsatı değerlendirebileceğim değişik, orijinal, bilgi ve bilgelik dolu paylaşımların yapılacağı bir ortama gidiyorum. Belgrad’daki Kepler United Astroloji Enstitüsünde öğrencilere yapacağım beş saatlik atölye çalışmasının ardından, akşam saatlerinde 17. Uluslararası Balkan Astroloji Konferanslarının açılışında bulunacağım. Farklı ülkelerden astrologların yer aldığı konferanslarda üç gün boyunca harika bir bilgi paylaşımı olacak, eminim!
Cumartesi gününe geçişten kısa bir müddet sonra Başak burcuna geçen Ay (01:07) ilk açısını Mars ile yapıyor (üçgen) ve bizi dinamik bir güne hazırlıyor. Sabah saatlerinde kendimizi her zamankinden daha aktif, girişim arzusuyla dolu, harekete geçmeye hazır bir şekilde bulabiliriz. Günün çoğunluğunda daha aktif bir profil çizerken, akşam saatlerinden itibaren Ay-Neptün karşıtlığının pasifleştirici ve sakinleştirici enerjisi devreye giriyor. Ruhsal, manevi çalışmalar, rahatlatıcı meditasyonlar, şifa çalışmaları yapmak açısından güzel bir zaman dilimindeyiz.
Pazar günü boyunca Ay Başak burcunda ilerliyor. Eleştirilere, farklı bakış açılarına karşı daha esnek ve toleranslı olmamız gereken bir zaman dilimindeyiz. Zira Başak burcunda gerçekleşecek dolunayın enerjisini maksimumda hissedeceğiz. Merkür-Satürn karesini de işin içerisine katarsak, sözlerimize dikkat etmemiz gereken bir günde olduğumuzu söylememiz yanlış olmaz. Eleştirilerimizin dozunu iyi ayarlamalıyız. Bugün kendimizi yeterince iyi ifade edemeyebiliriz. Derdimizi gerektiğince anlatmakta zorlanabiliriz. Önemli konuşmaları, fikir ve görüş alışverişlerini, anlaşmaları hafta içi günlerde yapmamız daha isabetli olabilir. Veya bir sonraki hafta başına bırakabiliriz. Başkalarının fikir ve görüşlerine yönelik kısıtlayıcı yönde de çalışabilir bu açının enerjisi. Başkalarına karşı esnek ve toleranslı olursak, zorlanmadan geçiştirebiliriz. Akşam saatlerinde Kiron ile dizilimde olan bir dolunay gerçekleşiyor (17.53). Duygusal anlamda yaralandığımız temalarda başkalarına yardım edebilir, onların şifalanmasına vesile olabiliriz. Şifa alanında çalışan kişilere duyurulur: bu tam bir ŞİFA DOLUNAYI…
Sevgi, ışık ve umutla!
Öner Döşer, AMA, MAPAI, ISAR Cap
Profesyonel Astroloji Organizasyonu (OPA) Türkiye Temsilcisi
Astroloji Okulu, Caddebostan
5 Mart 2017, Pazar